Haberler

Bir Şehir Kurmak Ankara: 1923-1933 Sergisini İkinci Defa Ziyaret Ettik

IMG 20200114 102157

Türkiye Cumhuriyeti’nin başkenti Ankara’nın 1923-1933 sürecinde başlayan şehirleşme yolculuğuna tanık olma fırsatını sunan, “Bir Şehir Kurmak: Ankara” sergisine, yoğun istek üzerine, okulumuz 11. Sınıf Ulusal, UB ve BİY programlarında okuyan öğrencilerden oluşturduğumuz başka bir grupla 14 Ocak 2020 tarihinde Cer-Modern’de ikinci defa katıldık. Cer-Modern toplantı salonunda sergi sahibi Prof. Dr. Ali Cengizkan ve eşi Müge Cengizkan’ın 1923-1933 yıllarında Ankara’nın modern bir başkent yapılışının öyküsünü, görseller üzerinden anlattıkları sunum aracılığıyla öğrencilerimiz, Ankara’nın kuruluşunun ilk on yılındaki yapılaşma ve modernleşme sürecine ve Yenişehir başta olmak üzere şehrin kuruluşundaki çabaları öğrenmiş, ardından bir araştırma projesi olarak modern tarihe katkıda bulunmayı hedefleyen ve son derece özel belge, modelleme/maket ve fotoğraflardan oluşan sergi salonunu inceleme fırsatı bulmuşlardır. 

Sergide, döneme ilişkin bildik Ankara görselleri yerine, birinci el, özgün ve yeni üretilen görseller kullanılmış, sergileme ilkesi olarak eski / yeni karşılaştırmaları başta olmak üzere, geçmişe özlemi üreten karşılaştırmalardan özellikle kaçınılmış, geçmişe özlemin yarattığı yabancılaşma, yabancılaşmanın yarattığı romantik kaçıştan uzak durulmaya çabalanmış.
Mimarlık ve kent modellemelerinden üretilen videolar ile birlikte 1939 yılı hava fotoğraflarından dönemin Ankara’sı canlandırılmış. Araştırma sonucu ortaya konan Yenişehir’i oluşturan konut tiplerinin,  maketler aracılığıyla sergide temsil edilmesi öğrencilerimizin çok dikkatini çekmiştir. 

Sergide yer alan üç boyutlu mimari ve kent modellemeleri, döneme ait belgesel ve filmler, şehrin oluşumuna katkı sunan aydınlar ve yabancı uzmanlar hakkında verilen bilgiler, öğrencilerimizin Ankara tarihi hakkında ayrıntılı ve değerli bilgiler edinmesini sağlamıştır.

Sergide, “Yeni toplumun gereksindiği “yeni konut” nedir, nasıl elde edilmiştir? Teba kültüründen yurttaş haklarına geçilirken ‘yeni insanların’ şehrin sakinleri olarak yarattıkları barınma kültürünün özellikleri nelerdir? Siyasetçiler, mal sahipleri, plancılar, mimarlar, müteahhitler, entelektüeller barınma kültürünü, kendi barınma gereksinimleri üzerinden nasıl belirlemişlerdir? ‘Yeni toplum’ ufukta belirirken, planlı çevrenin toplumsal dinamikler içinde erimesi ve tarih yazımında boşluklar oluşması doğal mıdır?” sorularına yanıt aranan sergiyi gezmek son derece keyifliydi.

TED Ankara Koleji Vakfı Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretmenleri olarak bu sergiye öğrencilerimizi götürmekteki amacımız; cumhuriyetin onuncu yılına kadar ortaya konan irade ve olgularla birlikte yirminci yüzyılın ilk çeyreğinde bağımsızlık mücadelesinden yeni çıkmış bir ülkede yeni bir şehrin nasıl kurulduğunu anlatmak, kent kültürünün ulusal ve evrensel kültüre katkısını değerlendirmekti. Bu doğrultuda amacın gerçekleşmesi bizi çok mutlu etmiştir.