Page 6 - gencelestirmen
P. 6
Organizasyon
Işıl Çırakoğlu
Genç Liseli Eleştirmenler Sempozyumunun’nun bel kemiği ya da gizli özneleri olan bizler, okulun açıldığı
günden kapandığı güne kadar, canımızı dişimize takarak çalıştık ve sempozyumun en iyi şekilde sürmesini
amaçladık. Kendimizi, bir ağacın yerin altından, kendini belli etmeden yaşatan kökleri gibi gölgelerin ardında
sakladık; katılımcı öğrencilerle ilgilenmek, onların düşüncelerini özgürce ifade edebildikleri bir ortam yarat-
mak için sürekli farklı kimliklere bürünerek kendimizi farklı yönlerimizle sınadık ve gözle görünür bir farkın-
dalık, kendini tanıma serüveni yaşadık.
Organizasyonda olmak, okulun ilk gününden başlayarak her tene üs Işıl Hoca’ya yapılacak işleri sormak,
onun peşinden yürümek, gece gündüz, ha a sonu demeden katılımcı sayısını, öğretmen, öğrenci adlarını sü-
rekli yeniden işlediğimiz listeler oluşturmak, bir günde üç yüz elli kart¸ yedi yüzden fazla çanta hazırlamak,
ortamı olabilecek en iyi biçimde, hak gözeterek yansıtabilecek, açılış ve kapanış filmi yaratmak yapabilmek,
sayısız fotoğraf çekmek, otuz beş okulun kaç kişi ile katıldığını, nereden nasıl geldiğini, nerede kaldıklarını ve
okul sorumlularını ezberleyebilmek, sallanan yaka kartları ile oradan oraya koşturmak, günde yedi kilomet-
re yürüyebilmek, Sema Abla’ya bir günde kaç kez gidilebileceğini hesaplamak, her oturuma defalarca girip,
eksik bir şey olup olmadığını sormak, kuru pasta tabaklarını korumak ve öğretmenlere ikramda ve saygıda
kusur etmemek için yarışmak, öğle yemeğinde ve oturum aralarında elde zil ile Adile Naşit edası ile koşmak,
topuklu ayakkabıdan ayağı yara olan arkadaşı market arabasıyla revire götürmek demekti. Bu koşuşturmanın
içinde oturumların yapıldığı dersliklerden her zaman her koşulda, sınırsız yiyecek içecek alabilmek, yaptığı-
mız işin içinde belki de tek lüksümüzdü. Selin’in Türk Telekom Selin, Tuna’nın Tuna Kemal olmasının mila-
dıydı sempozyum. Bunlar herkesin görebildiği somut gerçeklerdi; ancak sempozyum bize daha çok soyut,
deneyimlenmeden anlaşılamayacak birçok yaşam gerçeğini gösterdi. Bu nedenle yukarıda saydıklarımızdan
daha önemlisi, yedi yıldır süren Genç Liseli Eleştirmenler Sempozyumu’nun bu yıl bir parçası olmak, bunu
keyi e, heyecanla ve aynı zamanda da mutluluk verici bir ortamda gerçekleştirmekti. Bu süreç bize kendimize,
başkalarına dair birçok farkındalık katması açısından da oldukça önemliydi. Bizler bu süreçte, yeni insanlar
tanıyarak arkadaşlığı ve dostluğu deneyimledik, oturumlara katılıp yeni ve düşünceler edindik ve insanlarla
kolay iletişim kurmayı öğrendik. Bu anlamda sempozyum yorgunluktan çok kazanım ve eğlence ile özdeşleşti
bizim için.